Trabzon ve Trabzonspor Haberleri

Başkan Prof. Dr. Çolak Depremlere Dikkat Çekti

GÜNDEM

Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği Trabzon İl Koordinasyon Kurulu son zamanlarda Trabzon ve civarında yakın zamanlarda yaşanan depremlerle ilgili açıklama yaparak, yerel yönetimlere olası depremlere yönelik önlemler konusunda uyarılarda bulundu.
Karadeniz bölgesinde son dönemde artan bu deprem aktivitesi ve belirgin hissedilme derecesi bölgede yaşayan halk tarafından endişeyle karşılanmıştır. Son zamanlarda yaşanan bu ufak sayılabilecek depremler Karadeniz Fayından kaynaklıdır. Ancak bu fayın özelliğine ait ayrıntılı bilgilerin mevcut olmadığı, bu sebeple de Trabzon'da en fazla şu büyüklükte deprem beklenmektedir diye bir cümle kurmanın anlamlı olmayacağı ifade edildi. Bunların yanı sıra birçok jeotektonik ve sismotektonik çalışmalarla varlığı tespit edilmiş kuzeydoğu-güneybatı uzanımlı doğrultu atımlı Trabzon Fayı'nın da ilimizi tehdit ettiği düşünülmektedir. Trabzon fayının kuzeydoğu ucunun kısmen aktif, Karadeniz fayının ise oldukça yavaş hareket eden bir fay olduğu eldeki verilere göre TMMOB'a bağlı Jeofizik Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Kürşad Bekar'ın ifadesine göre; Trabzon 'da 06 Ocak 2025 tarihinde 7 km derinlikte meydana gelen büyüklüğü 2.5 olan bir depremin ardından geçen gün de 09 Ocak 2025 tarihinde Trabzon sahili açıklarında 9 km derinlikte 3.3 büyüklüğünde ikinci bir deprem KTÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü deprem kayıt istasyonunda da kaydedilmiş ve şehrimizde özellikle sahil kesimlerinde ve diğer bölgelerde hissedilmiştir. 6 Şubat depremleri ile ülkece yaşadığımız acı deneyimler sonrasında, depremlerin bölgemizde de ufak çapta da yaşanıyor olması haliyle kaygıya neden olmaktadır. Karadeniz kıyı kesimlerini ve dolayısıyla şehrimizi etkileyen faylar; doğudan batıya doğru uzanan Kuzey Anadolu Fay Zonu ve kuzeyden de sahile paralel uzanan Karadeniz fayı sıralanabilir. Güneyde bulunan Kuzey Anadolu Fayı çok aktif, Karadeniz fayı ise yavaş hareket eden bir faydır. Büyüklüğü 7.0'nin üzerinde deprem üretme potansiyeli olan Kuzey Anadolu Fayı ilimize en yakın mesafesi 100-150 km'dir. Bu fay üzerinde bu büyüklükteki depremler meydana geldiğinde Trabzon ve çevresi, özellikle sahil kesimi gibi zayıf yani gevşek zemin özelliğindeki yerler de bu depremleri oldukça şiddetli bir şekilde hissedecektir. Zira, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde meydana gelen Türkiye'de yaşanan en büyük depremlerden olan 1939 yılındaki 7.9 büyüklüğündeki Erzincan Depremi Trabzon'da da oldukça hissedilmiş, AFAD verilerine göre 318 binanın yıkılmasına ve 12 kişinin ölümüne neden olmuştur. Karadeniz Bölgesinde 5.0 ve üzerinde yaşanmış depremlere bakıldığında; 3 Eylül 1968 tarihli Bartın Depremi 6.5 büyüklüğünde ve 23 Aralık 2012 tarihinde Karadeniz (Gürcistan) açıklarında meydana gelen 5.8 büyüklüğündeki depremler bölgenin pasif olmadığını ve çok sık olmasa da deprem ürettiğini göstermektedir. Zira son yaşanan bu küçük depremler de aktivitenin süreceğini göstermektedir.
KTÜ Jeofizik Mühendisliği Bölüm Başkanı ve Jeofizik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu üyesi olan Prof. Dr. Nilgün Sayıl'ın açıklamalarına göre; Türkiye'nin Yeni Deprem Tehlike haritasının oluşturulmasında kullanılan jeofizik parametrelerden olan yer çekimi ivmesi hesaplamalarına göre, Trabzon İli'nde beklenen en büyük yer ivme değerleri ortalama 0.2g civarındadır. Bu ivme değerleri ilimizin "düşük tehlike” kategorisinde olduğunu göstermektedir. Ancak, yer ivmesi değeri (g) gevşek zeminlerde ve dolgu alanlarda çok daha fazla büyüyecek ve depremin daha şiddetli hissedilmesine neden olabilecektir. İlimizde son yıllarda deniz dolgu alanlarında ve alüvyonal arazilerde yapılaşmanın artması riskleri daha da artırmaktadır. Bu sebeple özellikle Trabzon İlimizin sahil kesimde bulunan dolgu ve alüvyon alanların deprem büyütmesine neden olabilecekleri dikkate alınarak yapı stoklarının güvenlikleri sorgulanmalıdır. Yerel yönetimlerce, mikrobölgeleme çalışmaları yapılarak, depremde riskli alanlar ve riskli binalar belirlenmeli, bu kapsamda kentsel dönüşüm ve güçlendirme işlemleri uygulanarak yapılar depreme karşı güvenli hale getirilmesi sağlanmalıdır.TMMOB Trabzon İl Koordinasyon Kurulu tarafından özellikle Karadeniz fayına yönelik olarak MTA ile TPAO'nun bu fay üzerinde ortak çalışarak ayrıntılı araştırmalar yapması gerektiği ve Karadeniz Fayı ile ilgili olarak elimizde daha ayrıntılı bilimsel bilgilerin olması gerektiği vurgulandı. İKK Sekreteri Prof. Dr. Ebru ÇOLAK ise, Erzincan ve bölgesinde yaşanabilecek olası büyük bir depremde Trabzon'un oldukça etkilenebileceği, geçmişte bunun yaşandığını ve ders çıkarmak gerektiğini; bu açıdan yerel yönetimlerce yapı stoğunun mevcut durumumun belirlenmesi gerektiği, riskli yapıların tespitine ve kentsel dönüşümüne öncelik verilmesi gerektiği, zayıf dayanımlı zeminlerde yapılaşma yoğunluğunun artırılmaması gerektiği, kıyı kesimlerinde çelik donatılarında korozyona uğrayan betonarme yapıların özellikle olası depremlerden daha çok etkileneceğini, ayrıca depremlerin yol aksı ile kesişen topoğrafyanın yüksek eğimli dik yamaçlarında bir diğer afet olan heyelanları tetikleyebileceğini de dikkate almak gerektiğini ifade etti. Bunlara ilave olarak, niteliksiz dolgu özelliğine sahip zemin yapısındaki alanlarda özellikle stratejik öneme sahip yapıların deniz içi faylara yakın olmasından kaynaklı depremin genliğini daha çok hissettireceğini de düşünerek bu dolgu alanlarına bu tarz yapıların inşa edilmemesi gerektiği, kıyı bölgelerinde yapılan dolgu çalışmalarına da artık bir son verilmesi ve kıyıların halkın rahatlıkla rahatlıkla erişebileceği alanlara dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı.

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.