20-21 Eylül tarihlerinde Trabzon’un Yomra, Arsin, Araklı ve Sürmene ilçelerinde etkili olan aşırı yağışlardan sonra bölgede taşkın ve heyelan olayları meydana gelmiştir. Metrekareye ortalama 163 kg yağışın düşmesi sonucunda dere yatakları taşmış ve yan derelerden ana dereye rüsubi malzeme taşınmıştır. Sürmene ilçesindeki Çavuşlu mahallesinde sel sularına kapılarak kaybolan bir vatandaşımızın cansız bedeni olay yerine yaklaşık 35 km mesafedeki Trabzon Havalimanı açıklarında denizde bulunmuştur. Toplamda 25’ten fazla mahalle heyelan ve su baskınından etkilenmiş, bazı ev ve iş yerlerinin zemin ve bodrum katlarını su basmıştır. Bu sebeple Araklı Bayram Halil Devlet Hastanesi de hizmete kapatılmıştır. 38 hasta ve 30 personeli Acil Servis girişinden tahliye edilmiştir. Öncelikle Yoğun Bakım Ünitesindeki hastalar sedye ile arazi aracına alınmış, ardından da ambulanslarla civardaki hastanelere nakledilmiştir. Araklı ve Sürmene ilçelerinde birçok iş yeri, konut ve araçta maddi hasarlar meydana gelmiştir. Sürmene ilçesinin bazı mahallelerinde birçok tarım arazisi zarar görmüştür. Ayrıca, Araklı-Bayburt karayolu ulaşıma kapanmış ve park halindeki araçlar suya gömülmüştür. Büyük eğimli yamaç ve akarsulardan oluşan bölgede, özellikle yan derelerden ve küçük akarsu havzalarından önemli ölçüde sediment (rüsubat) taşınımı olmaktadır. Bölgedeki erozyon dik eğimli arazilerde yağmur ve eriyen kar sularının, toprakların sızma kapasitesinin aşılması neticesinde yüzey akışına geçerek toprağı aşındırıp taşıması şeklinde olmaktadır. Bölgenin iklim ve arazi özellikleri, büyük ölçüde erozyonun şiddetini artıracak bir karaktere sahip olduğundan, şiddetli yağışlar hem akarsu taban ve şevlerinde hem de arazide çok büyük miktarda ve oldukça iri boyuttaki (iri çakıl, taş ve kaya) katı maddelerin yerinden sökülüp akım hızının az olduğu akarsu kesitlerinde birikmesine yol açmaktadır. Sedimentin yanı sıra, ağaç blokları ve köklerinin de önemli bir sorun teşkil ettiği gözlenmiştir. Köprü ve menfez açıklıklarının yetersiz olduğu durumlarda özellikle ağaç kökleri ve gövdeleri kesitleri tıkamaktadır. Köprülerdeki tıkanma sonucunda membada su birikmesi olmakta; zamanla basıncın artmasıyla biriken maddelerin sürüklenmesi sonucunda biriken su hızla mansaba doğru akmakta ve bir çeşit barajlanma etkisi yaparak akarsu kesitlerinden taşkınlara sebep olmaktadır. Benzer şekilde, menfezlerin tıkanması da membadaki kesitlerde suyun kabarmasına ve taşmasına yol açmaktadır. Ayrıca, dere yataklarında kontrolsüz yapılaşmaya izin verilmesi ve kesitlerinin daraltılması bu felaketlerin tekrar tekrar yaşanmasına neden olacaktır. Taşkın ve heyelan problemlerinin çözümünde sadece afetin meydana geldiği mansap kesitleri değil; tam tersine, problemin kaynağını meydana getiren memba kesimleri de dikkatle incelenmeli ve yukarı havza önlemleri ivedilikle uygulanmalıdır. 9 Eylül 2006 tarihli ve 26284 sayılı Resmi Gazete 2006/27 Başbakanlık Genelgesi ve 3 Mayıs 2019 tarih ve 30763 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Taşkın ve Rüsubat Kontrolü Yönetmeliğinde doğru tespitler yapılmış ve doğru çözüm önerileri getirilmiştir. Bu genelgelerde ifade edilen hususlara titizlikle uyulmalı, alınan önlemler belirli zaman aralıklarında kontrol edilerek gerekirse revize edilmelidir. Taşkın ve heyelan gibi afetlerin oluşmasını takip eden kısa sürelerde (birkaç günden 1-2 haftaya kadar) çeşitli kişi, kurum ve kuruluşlarca konunun üzerinde hassasiyetle durulmakta; daha sonra ise konu unutulmaktadır. Oysa, bu ve benzeri afetlerle her an karşılaşılabileceği gerçeği asla göz ardı edilmemeli, afetleri kontrol etmek ve zararlarını en aza indirmek için yapılması gereken çalışmalar sürekli olarak gündemde tutulmalı, izlenmeli ve uygulanmalıdır. Trabzon İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünce düzenlenmiş olan Trabzon İl Risk Azaltma Planı (İRAP) dikkate alınarak Trabzon Valiliğince sorumluluk yüklenmiş olan kurumların belirtilen süre içerisinde sorumluluklarını yerine getirmeleri büyük önem taşımaktadır. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu olarak bahse konu plan kapsamında tarafımıza verilmiş olan A1-H13-E-1 eylem numaralı “Trabzon ilinde mimarlar, mühendisler ve müteahhitlere, inşaat sektöründe uygulamada ihmal edilen yapım ilkeleri hakkında deprem yönetmeliği çerçevesinde ilgili meslek disiplinleri ile ortak eğitim ve farkındalık çalışmaları yapılması sağlanacaktır.” eylemi kapsamında eğitim ve farkındalık çalışmaları yapılmış ve yapılmaya devam etmektedir. 2019 yılında İlimiz Araklı ilçesi, Çamlıktepe Mahallesinde gerçekleşen sel felaketi sonrasında Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından açıklanan Karadeniz Bölgesi İklim Değişikliği Eylem Planı kapsamında dere yataklarında taşkın-sel riski altında bulunduğu tespit edilen 446 binanın bir an önce boşaltılmasının sağlanması başkaca afetlerde can ve mal kaybının önüne geçmek adına elzemdir. Bu binaların yıkımının sağlanması, yerine ikamete müsaade edilmemesi gerekmektedir. Bu binaların dönüşüm sürecinin Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanlığınca veya İlçe Belediye Başkanlıklarınca planlanması gerekmektedir. Trabzon İnşaat Mühendisleri Odası Şube Yönetim Kurulu olarak önerimiz bu dönüşüm sürecinin her ilçede yeni yapı alanlarında yeterli sayıda konut üretilmesi, bu üretilen konutlar için dere yataklarında taşkın-sel riski altında bulunan bina maliklerine hak sahipliğinin belirlenmesi ve bu hak sahiplerine kar amacı gütmeden konutların tesliminin-satışının sağlanmasıdır. Bu dönüşüm programının oluşturulmasında, yürütülmesinde ve anlaşma süreçlerinde her türlü teknik desteğin tarafımızdan verilebileceği hususunu kamuoyunun bilgilerine sunarız.
Saygılarımızla.